Markaya tecavüz
Marka hakkına tecavüz suçu 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 29. ve 30. Maddelerinde düzenlenmiştir. Markaya tecavüz suçu bir haksız fiil sorumluluğudur. Tazminat talebi için haksız fiilin tüm unsurları oluşmalıdır ancak ortada soyut bir hakkın ihlali bulunmaktadır. Bundan dolayı kusurun derecesi ve zararı belirlemek kolay değildir. Kanuni şartlar oluştuğunda marka sahibi maddi ve manevi tazminat ile itibar tazminatı talep edebilir. Marka sahibi izni olmaksızın, markayı 7.maddede belirtilen biçimlerde kullanmak, marka sahibinin izni olmaksızın markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak, marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek marka hakkına tecavüz sayılan fiillerden olmuştur. Tescil edilmiş bir markayı kullanma hakkı münhasıran sahibine aittir. Marka sahibi kendisinden izin alınmadan markasına tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesi ve bu fiillerden doğan zararların tazmin edilmesini talep edebilir.
- Marka Sahibinin İzni Olmaksızın Markayı 7.Maddede Belirtilen Biçimlerde Kullanmak
- Marka Sahibinin İzni olmaksızın, Markayı veya Ayırt Edilemeyecek Kadar Benzerini Kullanmak Suretiyle Markayı Taklit Etmek. SMK 29/1-b uyarınca bu hal markanın tecavüzü sayılır.
- Marka Hakkına Tecavüz Oluşturan İşareti Taşıyan Ürünleri Ticarette Kullanmak
SMK 29/1-c uyarınca marka sahibinin izni olmaksızın markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak marka hakkına tecavüz fiili sayılmıştır. Markanın taklit edilmiş olduğunun bilinmesinin gerekli olup olmadığı somut olayın özelliklerine göre belirlenmelidir. Tecavüzden bahsedebilmek için mallar üzerindeki tasarrufun ya da malların elde bulundurulmasının ticari bir amaca dayanması gerekir. Bu nedenle taklit markayı taşıyan malları elinde bulunduran kişilerin ihtiyacı için elinde bulunduran kişilerin marka hakkına tecavüz fiili işlediği iddia edilemez. - Marka Sahibi Tarafından Lisans Yoluyla Verilmiş Hakları İzinsiz Genişletmek veya Bu Hakları Üçüncü Kişilere Devretmek
SMK 29/-ç bendinde marka hakkına tecavüz eden iki eylemden bahsedilmiştir. Lisans yoluyla verilen hakların izinsiz genişletilmesi diğeri de bu hakların devredilmesidir. Lisans hakkının genişletilmesi çeşitli şekillerde olur mesela lisans veren markasının kullanılmasını süre, ter ve belirli mal veya hizmetler yönünden sınırladığı halde lisans alanın bu sınırlamalara uymamasıdır. Ancak lisans alanın mal veya hizmet kalitesi bakımından lisans sözleşmesine aykırı davranması marka hakkına tecavüz sayılmaz, sadece sözleşmeye aykırılık olarak tanımlanır.
KAYNAKLAR:
www.anayasa.gov.tr//tbbdergisi.barobirlik.org.tr/ Fatih AYDIN Arş.Gör. Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi//Fikri Mülkiyet Hukuku/Cahit SULUK-Rauf KARASU-Temel NAL
